28 Ağustos 2015 Cuma

Tanıyalım: Molde FK



Fenerbahçe’nin Avrupa Ligi’ndeki bir rakibi Molde 19 Haziran 1911 yılında kurulan bir Norveç kulübü. 70’li yıllara kadar (1957-1958 sezonundaki Hovedseries yani şu an ki Tippeliagen hariç) alt liglerde olan Molde 1974’te Hovedserien’e dönüp bir daha düşmemiştir.
O zamandan beri de Norveç Ligi’nin en önemli takımlarından birisidir. Bir çok kez ikinci olup şampiyonluğun kıyısından dönen Molde 100. yılı olan 2011’de Ole Gunnar Solskjaer ile (ki kendisi bu takımda profesyonel olmuştur) şampiyonluğa ulaşmıştır. Ertesi yıl yine şampiyon olan Molde’den 2 Ocak 2014’te ayrılır Solskjaer onun yerine gelen Skullerud ise büyük bir başarıya imza atar ve hem Tippeliagen’i hem de Norveç Kupasını kazanırlar, ayrıca lig tarihinin en yüksek puanını alırlar. Ancak yeni sezonda işler istediği gibi gitmedi ve Dinamo Zagreb’e Şampiyonlar Ligi ön elemesinde elendikten sonra kovuldu Skullerud. Yerine ise “geçici” olarak Erling Moe geldi.

Kulübün geçmişi bu ama nasıl bir takımdır şimdi başlıyoruz. Öncelikle Molde aklınızdaki kuzey takımlarından değil, gerçi bir çok kuzey takımı o profilde değil desem yanlış olmaz. Aklınızda doldur boşaltlarla oynayan, hava topuyla daha çok gol atan bir ekip gelmesin. Molde daha çok ofansif oynayan, akıcı futbol oynayan bir takım. Futbolları göze hoş geliyor. Molde hücum hattındaki oyuncuların kaliteli olmasından dolayı ligde fark yaratan bir takım. 4-4-2 dizilişini tercih eden Molde’nin ön taraftaki Austria Wien’den kiralık Ola Kamara, sol açık oynayan Mohammed Elyounoussi, 18’lik Sander Svendsen takımın önemli isimleri. Ola Kamara hızlı bir oyuncu, Molde kontradan geldiği zaman tehlike yaratabilecek bir isim, ayrıca fiziği güçlü, patlayıcı özelliği olan bir oyuncu ancak son vuruşlarda o kadar kaliteli bir oyuncu değil. Zaman zaman saç baş yolduracak pozisyonlar kaçırdığı oluyor Teknik olarak da fazla kaliteli diyemeyiz. Ola Kamara’nın partneri ise bu sezon iyice şans bulmaya başlayan Svendsen. Svendsen teknik bir oyuncu. Boyu nedeniyle hava toplarında iyi değil ancak bu işi Kamara hallediyor. Tipik bir uzun-kısa forvet ikilisi olmasalar da buna yakınlar. Svendsen rakip alanda geziyor ve pozisyon arıyor hatta zaman zaman yaratıyor. Yaptığı 4 asistte bunu gösteriyor. Daha genç olmasından ve fizik dezavantajından dolayı fazla güçlü değil, karşısında güçlü bir stoper olunca zorlanıyor. Zaman zaman Svendsen’i sağ açığa alıp yerine Hoiland’ı da oynatabiliyordu Skullerud. Bu arada sağ açık Molde’nin belki de en zayıf mevki. Orada hep bir deneme var ancak bir türlü olmuyor. Bazen Svendsen bazen Mostrom bazen Eirik Hestad. Hatta Linnes bile sağ açık olarak denendi bir süre. Hoiland’a kısaca değinirsek kendisi de forvet rotasyonunda Kamara ve Svendsen kadar kullanılıyor. Bunun nedeni sağ kanattaki oyuncuların beklenen performansı verememesi ve potansiyelini sakatlıklardan dolayı bir türlü ortaya çıkaramayan Joshua Gatt’ın olmaması, kendisi bu sezon 1 maça çıkabildi diz sakatlığından dolayı. Hoiland oynadığı 25 maçta 8 gol 2 asistlik katkıyla oynadı.  Bir de Gulbrandsen var ancak onu izleyebilmiş değilim. Zaten bu sezon 1 maça çıktı ve çapraz bağ yırtılmasından sahalardan uzak kaldı ancak eylül gibi dönmesi bekleniyor, ilk maça yetişir mi bilinmez ancak ikinci maçta formayı alabilir. Önceki sezon Gulbrandsen Elyounoussi’den sonra 14 golle takımın en skorer ismiydi ligde. Bu sezon takımda daha çok forma şansı bulan Svendsen’in 6, Kamara’nın ise 9 golü var. Norveç’in “wonderkid”lerinden olan ve yeteneğiyle Avrupa’ya göz kırpan Elyounouissi’nin ise 9 golü bulunuyor. Bir kanat oyuncusu olmasına rağmen skora etkisi bir hayli yüksek. Hızlı ve teknik bir oyuncu, adam eksiltme özelliği de buluyor. Sağ bekte Gökhan yerine Şener oynarsa defansif zaafları olan Şener’e bir hayli sıkıntı çıkarabilir. Soldan içeriye kat edip gol vuruşu yapmayı seven bir isim Elyounoussi.



Orta saha ve defansa gelirsek defansın bölgesinde daha çok Forren-Toivio ikilisini tercih ediyordu Skullerud ama son zamanlarda (ve gidişinden sonra) Toivio yerine Gabrielsen oynuyor, zaten bir ara Berge’yi orada denemişti Skullerud.  İkili hava toplarında oldukça etkili. Zaman zaman duran toplarda ileriye çıkıp gol atabiliyorlar. Fizik gücü olarak Bruno Alves gibi değiller ancak daha dengeliler bunu söyleyebilirim. Beklerde ise Flo ve Linnes var. Zamanında Beşiktaş ile adı geçen Linnes’in bu sene Bundesliga’ya transferi bir hayli konuşuldu ama transferin kapanmasına birkaç gün kala hala resmi bir şey yok.  Linnes ve Flo defansif özelliklerinden çok ofansif özellikleriyle dikkat çeken iki bek. İkisi de kanadını bir otoban gibi kullanmayı seviyor maç boyu, özellikle Linnes. Hatta Skullerud bir ara ondan bir orta saha yaratmayı denedi, zaman zaman başlangıçta zaman zaman maçta farkı açınca. Fena da oynamadı açıkçası. Yine de Avrupa arenasında böyle bir risk alacağını pek sanmıyorum ben şu an ki Molde hocası Moe’nun. Linnes’in defansif meziyetleri biraz zayıf ancak fazla kötü değil. Yine de solda oynayacak “kaliteli” bir Nani’nin onu zorlayacağını düşünüyorum. Bu onun için de önemli bir sınav olacak çünkü Tippeliagen’de onu o kadar zorlayabilecek bir açık yok. Sol bek Flo ise Linnes’ten daha iyi defansif özelliklere sahip ancak Flo da ofansif özellikleriyle daha çok dikkat çekiyor. Linnes bu sezon 27 maçta 2 gol 4 asistle oynarken, Flo 26 maçta 1 gol 7 asist. Savunmanın bireysel değil takımsal olarak yapıldığını göze alırsak bu sezon Molde bu konuda sıkıntı çekiyor. Haziran başında takım ilk üçteyken şu an ligin 7. sırasında ve 21 maçta 22 gol gördüler kalelerinde. Yani maç başına 1. Bundaki etkenlerden birisinin kaleci Nyland’ın gidişi olarak gösterebiliriz. Temmuzun ilk günü takımdan 1 milyon € bonservisle Ingolstadt’a giden Nyland takımın önemli bir parçasıydı ve geleceği olan kalecilerdendi. Ingolstadt’a gidişi zaten biraz sürpriz oldu onu takip edenler açısından. Geçtiğimiz sezon ise 30 maç oynanmışken ve şampiyon olurken bu sayı 24’tü yani işler bu sezon Molde için istenilen düzeyde gitmiyor.



Orta sahada ise genellikle Pakistan asıllı Hussain ve Hint asıllı Singh. İkili çift yönlü olsa da ofansif oyuncular. Hussain biraz daha defansif yönü iyi olan bir oyuncu. Orta sahada top kapma işi daha çok onda ancak dediğim gibi ikilinin asıl amacı oyun kurmak. Singh 3 gol 2 asist yaparken Hussain 1 gol 6 asist yaptı bu sezon. Olası bir Topal-Josef orta sahası ikiliyi kilitlemeye yetecektir ama Elyounoussi ve Svendsen Fenerbahçe beklerini bir hayli zorlayabilir çünkü Caner & Şener ikilisi hücumcu bek ve defansif anlamda zorlayabilecek rakiplerde sıkıntı yaşamaları olası ve Elyounoussi & Svendsen bunu yapabilecek potansiyeldeler. Orta sahanın diğer bir önemli ismi ise Daniel Berg Hestad. Kendisi bu takımın kaptanı Forren ile beraber. Daha çok işin defansif yanını halleder Hestad. Bir ön libero gibi ikili orta sahanın gerisinden oynar, topu alır ve ileriye oynar ya da Hussain/Singh ikilisinden birisine verir topu.


İşi özetleyecek olursak Fenerbahçe Molde’den kağıt üstünde çok daha üstün bir takım. Van Persie, Nani, Markovic dünya çapında oyuncular. Hücum anlamında Fenerbahçe’nin Molde’yi zorlayacağını düşünüyorum hatta bu şekilde devam ederse Molde çok fazla gol atabilir Fenerbahçe ancak bu Molde için de geçerli. Fenerbahçe’nin defansının 2 oyuncusu yeni ve defansif anlamda çok sağlam oldukları söylenemez. Molde pozitif oynayan bir takım, hücumda takım oyununun yanı sıra kilidi açabilecek oyuncuları var. Fenerbahçe orta sahada oyun üstünlüğünü Topal ve Josef ile alabilir bu maçta orta alanın yaratıcılığı Fenerbahçe için fazla önemli değil çünkü savunmada zaman zaman sıkıntı yaşayan Molde beklerini Nani, Markovic gibi isimler sıkıntıya sokacaktır. Zaten ileride Van Persie gibi bir isim hem pozisyon yaratıp hem de bulduklarını atacaktır. Fenerbahçe’nin bu maçlarda yapması gereken savunmayı sağlam tutması, Molde’nin hücum hattı gerçekten küçümsenmemeli. Nisan’da başlayan Tippeliagen’den dolayı Molde şu an hazır ama aynı zamanda biraz yorgun. Fenerbahçe takım olarak oturmamış olsa da şu an dinç, sezonu da biraz erken açtı. İlk maçın içeride olması ise biraz fikstür şanssızlığı çünkü sert geçebilecek bir deplasman var kasım ayının sonlarında. Fenerbahçe eğer temkinli olursa içeride ve dışarıda 6 puan alabilir. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder