21 Nisan 2017 Cuma

Saha İçi Değil, Dışı Eksik




Dün gece Beşiktaş, Avrupa'nın en tempolu takımlarından birisine karşı oynadı. Lyon, Napoli kadar kaliteli bir takım değil.

Genel anlamda ve özellikle defansif olarak Napoli daha kaliteli, organize bir takım. Ancak Şampiyonlar Ligi grup maçlarında hızlı bir şekilde hücuma çıkıp, Beşiktaş defansına ecel terleri döktüren Napoli'den bile daha hızlı ve organize bir şekilde atağa çıkıyorlardı. Roma gibi tempolu bir takım bile Lyon'un bu temposuna ayak uyduramadı ve yenildi. Beşiktaş ise Roma'ya nazaran çok daha iyi mücadele etti. İki maç, 210 dakika ve penaltılar sonucunda elendi Beşiktaş. Üstelik iki maçta da rakibin en zayıf yönü olan savunmayı zorlayabilecek olan Aboubakar yok. İlk maçta açtığı ortalarla her an bir tehlike yaratabilecek olan Quaresma yok. İkinci maçta takımın tek iyi stoperi olan Marcelo cezalı. Bu eksiklerin yanı sıra yedek kulübesinde bir yedek forvet yok, stoper ikilisi hiç ama hiç güven vermiyor,  Adriano ve Quaresma da ikinci maçtan bir iki günce önce sakat durumdaydılar, ki Quaresma uzatmaların son anlarında sakatlanıp oyundan çıktı. Yani Beşiktaş bir hayli eksikken, Lyon'un tek eksiği ilk maçta oynayamayan "orta sahanın direnci" Gonalons idi. 

 Tüm bu eksiklere rağmen Beşiktaş iki maçta da muazzam mücadele ve oyun sergiledi. Üstelik Atiba belki de sezonun en kötü iki maçını çıkardı bu turda. İlk maç çok iyi oynayan Oğuzhan için sonunda kendine geldi derken Lyon orta sahası dün ona aynı rahatlığı tanımadı.  Eksikliklerin yanı sıra belki bazı şeyler yanlıştı. Ancak saha içini konuşmayı bu eşleşmelik yersiz buluyorum . Çünkü çıkarılması gereken dersler aslında saha dışından. Lyon ilk maçta çok fazla kaçırdı, ikinci maçta da. Beşiktaş da aynı şekilde. İlk maçta Talisca boş kaleye kafayı vurabilse, Babel ikinci maçta kalenin hemen dibinden vurabilse, hakem normal sürenin son dakikalarındaki eli görse Beşiktaş turu geçebilirdi. Ya da penaltılarda tek bir penaltı farklı olsa. Aynı şekilde Lyon da ilk maçta ya da dün turu geçebilirdi, mesela Lacazette'in son dakikada üst direğe vuruşu.  Yani çok fazla kırılma anı vardı. Bu maçın kaderi değişebilirdi. Değişmedi, bu şekilde bitti. 



 Beşiktaş'ın bu sezonluk Avrupa macerası bitti. Artık ligi kazanmayı hedefleyecek. Ancak dünkü maç o kadar önemli bir maçtı ki, doğru incelenir ve doğru tespitler yapılırsa ileride Avrupa'da başarıyı getirebilir. Lyon'un defansı her ne kadar zayıf ve dağınık olsa da Beşiktaş bu sene Avrupa'da hücum olarak harika işler çıkardı. Geçen sezonki hücum dörtlüsünden sadece Quaresma'nın kalmasına rağmen Beşiktaş Avrupa'da her maçta gol attı. Benfica'ya karşı 3-0'dan döndü, Napoli'ye deplasmanda üç attı. Bunlar gerçekten de oldukça önemli noktalar. Eğer Beşiktaş seneye bu hücum hattını koruyabilirse, birbirlerine iyice alışmalarıyla çok daha tehlikeli olacakları bir gerçek. 

Tehlikeli olan bir nokta daha var, o da Beşiktaş defansı. Ancak Beşiktaş'a tehlikeliler. Takımın bekleri artık iyi. Üstelik yedekleri de iyi. Maalesef bu kalite, bu derinlik stoperlerde yok. Takımın en iyi, hatta tek iyi stoperi Marcelo bile partnerini toparlayabilmek için hataya düşebiliyor. Marcelo olmadığı zaman ise işler iyice zorlaşıyor. Tosic sene başı iyi başlasa da performansı giderek düştü. Bunun yanı sıra iyi oynadığı maçta bile bir anlık hatası pahalıya mâl olabiliyor. Geçen sene harika bir görüntü sergileyen Rhodolfo ise sakatlıktan iyi dönemedi. Ersan hala hazır değil ve neden alındığı bir soru işareti. 4.2 milyon verilen Mitrovic ise yetersiz stoperler arasında bile Şenol Güneş'in gözüne giremiyor, üstelik Tosic'in de formu iyice düşmüşken. Bunun yanı sıra dün de iyice göze batan bir şey var, Mitrovic kendinden emin oynamıyor, hata yapmaktan korkuyor. Bu da onu psikolojik olarak daha da kötü oynamaya sürüklüyor. Ligde bile bu stoperlerin hatalarını affetmeyecek oyuncular varken, bu kalitesizlikte Avrupa'da bu oyuncuları oynatmak adeta bir intihar. Bunları penaltı atışlarından ayrı yazıyorum.  Penaltıları çoğu oyuncu kullanmıştı, Gökhan ve Beck kalmıştı ama belki de kullanmak istemediler, Tosic ve Mitrovic sorumluluk aldı. Penaltı noktasına giderlerken zaten kaçıracaklarını çoğumuz az çok tahmin ettik. Turu geçememe nedenimiz stoperler mi? Belki evet, belki hayır. Dünkü ilk gol hariç stoperlerin gollerde hatası olmasa da, büyük tehlikelere sebep olan birçok hata yaptı stoperler. 

 Beşiktaş'ın Marcelo'nun yanına bir garanti stoper alması gerek. Bir zamanlar Beşiktaş'ın transfer dönemlerinde yaşadığı bek ve kaleci sorunları bitti ama bu sefer de stoper başladı! Oraya yama yapmak ve her yamaya belli bir para vermek yerine, oraya sağlam bir isim almak ve toplam parayı vermek çok daha akıllıca ve garanti bir iş. Pedro Franco, Milosevic ve Mitrovic. Birbirinden farklı üç stoper. Beşiktaş kaç para verdi? 7 milyondan biraz fazla. Eğer oraya 5-6 milyonluk kaliteli bir isim alınsa belki de Beşiktaş dün üst tura çıkacaktı. Kim bilir, belki Şampiyonlar Ligi'nde gruptan çıkacaktı. 

Kısacası takımda hala eksiklikler var. Ancak oyuncu bazında denemez, kadro bazında. Çünkü Şenol Güneş bir teknik direktörün yanı sıra bir öğretmen. Geldiğinden beri Necip gözle görülür bir gelişme yaşadı, saha içinde kaybolan Cenk ve Talisca gün geçtikçe gelişiyor, geçen sene yeniden doğan Sosa-Gomez'i söylemeye gerek yok bile. Şenol Güneş, zaten kariyeri boyunca oyuncu parlamış bir teknik direktör. Ancak odun parlamaz, yanar ve yakar. Yanmaya hiç gerek yok. İki senedir harika işler çıkaran Şenol Güneş kalırsa -ki kalmasa da gelecek hocaya- ona bu eksiklikleri geçiştirecek değil, bitirecek hamleler yapılması lazım. En başta garanti bir stoper gerek. Kadro planlamasına girmeyeceğim çünkü kiralık sözleşmesi bitecek, gidecek ve gelecek bir sürü oyuncu olacak. Henüz "benim, bizlerin" konuşması için erken. Ama umarım yönetim bunları konuşmaya aylar öncesinden, değilse şimdiden başlamıştır. Çünkü dün gece hatalarıyla, başardıklarıyla oyuncular ellerinden geleni yaptılar. Aynı şekilde hatası var ya da yok Şenol Güneş de elinden geleni yaptı. Yönetimin de yazın; dün gece olanlardan, Kiev'de olanlardan, sezon boyu yaşananlardan ders çıkarıp Beşiktaş'ı ileriye götürecek, Avrupa'da Mayıs'ı hatta sonunu gösterecek doğru hamleler yapması gerekli. 


Resimler Beşiktaş JK Twitter hesabından alınmıştır. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder